Duyurular

kiymetli gonuldaslarımız , vakıf binamızdaki cumartesi sohbetleri Bu hafta Egitimci yazar Mehmet Ayman ın Gazzali düsünce sisteminde bilgi ve süphe adlı sohbeti ile devam etmektedir .27/04/2024 Cumartesi saat 13.00 da Adı geçen sohbete Tüm gönüldaşlarımız davetlidir.


<p>Kiymetli gonuldaslarımız , vakıf binamızdaki cumartesi sohbetleri Bu hafta Egitimci yazar Mehmet Ayman ın Gazzali d&uuml;s&uuml;nce sisteminde bilgi ve s&uuml;phe adlı sohbeti ile devam etmektedir .27/04/2024 Cumartesi saat 13.00 da Adı ge&ccedil;en sohbete T&uuml;m g&ouml;n&uuml;ldaşlarımız davetlidir.</p>


Başbuğ Velilerden 33

 

Ezelle ebed arası Allah'a doğru giden evliya kervanları arasında en şanlısına ait 33 kolbaşılı "Altun Halka - Silsile-i Zeheb" çerçevesidir ki, keyfiyet ölçüsüyle temel sayısını, bütün kainat gibi O'ndan alır.


«Velîler Ordusu» kitabında hayatı anlatılan 333 Velînin içine, «Bir» sayısını Allah Resulüne verdikten sonra mukaddes emaneti O’ndan alıp günümüze kadar getiren, O’nunla beraber 33 büyük velî, esere bilhassa alınmamıştı. ... 


VAKFIMIZIN YENİ YAYIYININI BEKLEYİN 
                 

             "CÜMLE KAPISI"

                YAKINDA


Kayseri Hava Durumu
Anket
Döviz Bilgieri
Merkez Bankası Döviz Kuru
  ALIŞ   SATIŞ
USD 0   0
EURO 0   0
       
Özlü Sözler
Kıskanç Kimse Rahat Edemez
Sponsorlarımız
Elinden kasidesi


ELİNDEN KASİDESİ  /Mustafa ÖZER

(Fuzuli’ye Nazire )       I.

yarın yarın dedin bugünü yedin

nefsinin çektiği yarin elinden

 

yar sana kalmadı var’ın kurudu

zengine kalmayan kârın elinden

 

nerede yaş tahta bahtına düşer

kuru döşek kara şarın elinden

 

asfaltın altını şose yapsalar

patikaya döner marın elinden 

 

hey azra insaf et canını al da

yoksa çok çekecek  zarın elinden

 

ovalar engindir denizler zengin

cehennem cengidir narın elinden

 

yarına atılan oklar varmazmış

dünkü duvar başka yarın elinden

 

kendisini nazım bilir nizama

bozuk düzen sürer darın elinden

 

dünya hali sonsuz kalacak sanma

rıza dozu kalanların elinden

 

kemanda konçerto canlı mı canlı

can verenler canlıların elinden

 

gör ki ne haldeyiz halimiz yaman

aman versen  ilhamların  elinden

 

dilimden elimden yalvarıyorum

koru beni ithamların elinden

 

gece kutup olmuş geçmiyor demler

demi kaldır  zamanların elinden

 

taatin kazası özre müstenit

sensiz kaza olmazların elinden

 

klorofil yeşilse ağaç ayrıntı

filli sofra nerde karun elinden

 

kurtlara şenlik var kuraklık oldu

bankalar iflasta kurun elinden

 

iktisat bilimse en komiğinden

rüzgar satın alır sur'un  elinden

 

güvercine darı hayırseverden

serçeye güvenlik kar'ın elinden

 

reva mı vicdana çelişkilerden

gözyaşı kurusa zarın elinden

 

bugün neşeliyim keder kahrolsun

hüznüm karga şekeri kahrın elinden

 

materyalist torba misali dolar

iner çıkar duba dehrin elinden

 

şehreminler şaşkın göçün yükünden

göçmenler apışmış şehrin elinden

 

kanalizasyondan deniz  müşteki

atıklar taşıyan nehrin elinden

 

kimseyi şikayet etmem kendime

ayyaşın zurnası barın elinden

 

kardeşi kardeşe düşüren devran

esrara dolaşmış tavrın elinden

 

devlet adam olsa devlet adamı

ihsanı korurlar hayrın elinden

 

bu demde sözümüz buraya kadar

fasl-ı diğeri ahyarın elinden

 

hamd u sena şükrü dua intiha

sonsuz şükür itibarın elinden

 

yürü yiğit yürü dağlar eğile

rüzgar dile gelse bağrın elinden

 

koç köroğlu gibi kavga kurmalı

kırmalı düşmanı kahrın elinden

 

kadı burhanettin tül gibi  gökte

rahmet arar zülfikarın elinden

 

bayrama bahane nefinin başı

adı kaldı kalemkarın elinden

 

II.

 

ali muhammed’dir hayatın sırrı

sırrını saçanın dindar elinden

 

kabuklu ceviz verse de yenmez

yılanlar sakınır zinhar elinden

 

kur’anı kabule girer mi dağlar

nasıl geldin çağa dağlar elinden

 

sokranır durursun bilge nefsine

rahmeti hürmettir sağlar elinden

 

düşüyle kavgalı döşüyle cengi

dengine acizi yağlar elinden

 

reise sorsalar uçacak olsan

patlar mı tekerin bulvar elinden

 

nolaydı avrupa türkün diyarı

kafir inadından küffar elinden

 

değer mi değmez mi kadri bilinmez

romaya dikilen mumlar elinden

 

yeniçeri söyler savaş halini

terakki gelirse uyvar elinden

 

zamane sakatı zaman iskatı

makine kaskatı uygar elinden

 

koful büyük hücre küçük zaman dar

kaçmış o zamanlar zünnar elinden

 

padişah var padişaha benzemez

hepsi göçüp gider hünkar elinden

 

o yar civa gibi ağyar elinden

düşerse düşmesin o yar elinden

 

cem olup susalım mihraba karşı

ses verelim sese cabbar elinden

 

donatsın ruhunu alem çelengi

cenneti tadasın sagar elinden

 

cenneti seversen özgür sevapla

cehennem cevapla yanar elinden

 

gönülden geleni tutarsa elin

dile gelecekler susar elinden

 

çabuta güvenip aleme çıkan

yüzünü kirletir astar elinden

 

votkayla sulanan papatyaları

moskofa çeviren pazar elinden

 

kaçgunlar elbette yurduna döner

havyarı tükenen hazar elinden

 

düşün düşman her gün pişman olmadan

al kılıcı dürrüşahvar elinden

 

sat alı satma kırı ille doru

ille doru  doğru kulvar elinden

 

dorunun rengidir geninden gelen

gemini tutanlar suvar elinden

 

örümcek öğretir örgü örmeyi

istersen ilmine sunar elinden

 

doğanın göğsünde örnek  mebzuldür

vermeyi bilmeyen kısar elinden

 

kaside bitince şaire layık

kaleme dene ki yalvar elinden

 

bir hal var ki bugün keyfiyetimde

kemiyeti ihtimal doğar elinden

 

nice deve geçmez tünel yolundan

bilenin gönlüne sığar elinden

 

bir nice nekesin yankısı gelse

masum sabi meme sağar elinden

 

bir bebek beslemek anne üzerse

tavşanlar ne yapar zağar elinden

 

yeni bir bölüme açılmak üzre

açalım ganimet ağar elinden

 

elim elim  dedim elin elinden

merhamet  şükrüdür yağar elinden

 

 

III.

müzekker okunur çoğunda zamir

efemin emirler şalvar elinden

 

günahın koynunda zulmün içinde

dol karabakır dol avşar elinden

 

zaman bilgidir ki öğrenmen gerek

devran geçer vakit kaçar elinden

 

ceylan olma sakın avcılar tanır

arzuyla tıkanma uçar elinden

 

istek şendir nefse şerbet müstehcen

tekrarın tekrarı tekrar elinden

 

sevmek bir iptila ilacı işba

nabit olsa çiçek açar elinden

 

sarraf sanırsın kaba softayı

alabilirsen al inkar elinden

 

trafikte baş verir hem de her nezir

nasibi el verir ihbar elinden

 

biçersen göceği yaza komadan

körelen mevsimler bakar elinden

 

meğer ki elinde duruyor kalem

derde derman olsun kurtar elinden

 

kimi ölçüm diyor kimisi reyting

maçı var kiminin kaçar elinden

 

cinsellik kiminin diline vurmuş

kimisi kudurmuş okşar elinden

 

kimisi önünden dertli biçare

ardına düşenler naçar elinden

 

terziye sipariş verdik kafayı

ütüledi kafa mastar elinden

 

 

cinayet işleme mumcu yaratıp

üstüne üstelik efkar elinden

 

üniversitenin onca kıymetli

hocalara kurşun çıkar elinden

 

 

dış düşman yaratan sen değil misin

düşmanlığa koma kurtar elinden

 

düşerse kurtaran çağdaş devletin

vatandaş imdadı tutar elinden

 

işi fikir olan  hoca haberci

işine fesat mı sokar elinden

 

elbette millete fitne sokanlar

köke nispet buket solar elinden

 

sanma ki katiller tacıdar olur

canını dilenir candar elinden

 

insanı ihya et  insanı donat

ayna tutar sana mostar elinden

 

her şey geçer insan kalır yalnızca

geçmeyen demlerde settar elinden

 

bugün yine deli gönül efkarlı

efkarından tutmasalar elinden

 

başım öne düştü yıldızda gözüm

özüm sana düştü cabbar elinden

 

kakları kurutup astık direğe

hevenklerin zevki anbar elinden

 

herkes sakız çiğner çingene başka

ağıza ses verir çıtlar elinden

 

 

çürük sakız gibi  yapışıp kalan

mikrobun ölümü buhar elinden

 

hastalık gelmeden alsa randevu

güzünü yakalar bahar elinden

 

gevşek tutma kaçar elinden uçar

gör ki girmez ele tayyar elinden

 

şiiri fuzuli söyleme yazık

koç gibi başvurup haydar elinden

 

gözyaşın düşerken elmas olursa

sana taş atanlar yanar elinden

 

elimi açarak duaya durdum

avcumu dolduran yaşar elinden

 

 

IV.

     

isteğim dileğim selam gülüme

deste deste tutar güller elinde

 

gönlümün içinde gönül iline

kafdağı göçeder yollar elinde

 

ilmimi unuttum şöyle biline

zümrütanka yanar küller elinde

 

eyvah gönül seyyah oldu kendine

şarkılar umunup diller  elinde

 

mezmuru  hurufi hurafe diye

marufum geliyor beller elinde

 

sonkapı diye umut kapını

çalsan açılır çınlar elinde

 

kürreler zerreler camide olsa

zevke göbek atar ziller elinde

 

telefon iletir herşeyi şimdi

enerji sonumut piller elinde

 

güller  bölgesinin garibi olma

kimi ağlatırsın güller elinde

 

ağlayan şeydadır sisler içinde

gonca-yı rana bülbüller elinde

 

gerçi ben seninle bir şey istemem

senden gayrı görmem gözler elinde

 

senceyi öğrendim türkce unuttum

kuşdili istesen diller elinde

 

birikim tükendi varım dağıldı

avcunda toparla eller elinde

 

gözyaşı taşırıp  afete verme

boğmasın garibi seller elinde

 

esma-yı hüsnaya nispet sendedir

rahimol ruhuma  ender elinde

 

 

arkada karanlık soğukluk korku

çıkarsan nuruna önler elinde

 

 

önünde aydınlık önderin olmuş

ardında güneşin enver elinde

 

allahın eli tüm eller üstü

anlamı kendinde derler elinde

 

kulum ki borcumdan mesuliyetim var

borcun  ödenirse akar elinde

 

borcu borca boğan tefeci derdi

neması süresi sıkar elinde

 

bankası borsası hele bakkalı

takıntı yaparak bıkar elinde

 

ne toprağa gübre ne ölüye sin

dörtadamla yasin umar elinde

 

nice hanelere ecel gelince

vasiyet masiyet arar elinde

 

giden gider kalan sakin olmalı

vaziyet ederse zarar elinde

 

tekasür suresi destur veriyor

sonradan gidecek sorar elinde

 

övünmek içinse bunca meşekkat

bilim diye koca tomar elinde

 

ne doymaz muratmış nefs-i emmare

köpekten beteri çomar elinde

 

atımı bağladım iğde dalına

iğdeler açıyor duhter elinde

 

iğdenin elinden kurtar kendini

herkes ona tanık kokar elinde

 

iğde ye dediler derdine derman

rengine ressamı takar elinde

 

atıma bağladım iğde dalını

şaha kalkar kişner nazar elinde

 

 

iğde dallarına sarılan yılan

eşini çağırır sarar elinde

 

yollara  parklara iğdeler dikin

iğdeler emindir hızar elinde

 

elinden gelirse bilgisayara

dilden mülhem niyaz özer elinde

yaralı muhibbin yarası derin

hicran acısıyla tutar elini

 

sırrımı verecek yüreğe sığar

dertlere aşina  kutlar elini

 

ne sıla hasreti  gurbeti sever

ne gurbet sılaya sunar elini

 

ufak tefek taşlar atılmak için

öfke baldan tatlı tadar elini

 

hele ki sılanın minicik taşı

kayaya dönüşür açar elini

 

ne yazık taşlama harman zamanı

taşları yutarak kapar elini

 

kıl çadır önünde bozkır uzanır

yörük kalbi metin çapar elini

 

çaparlar gelini mukaddes diye

çırparlar evine susar elini

 

gevenle ardıçtır ateşe yakıt

dahası tezektir yakar elini

 

dağlar başı çetin panaromiktir

gelegör içinde sınar elini

 

koyun ayrı derttir kuzu meleşir

karayel eğleşir sıkar elini

 

şehirde dinlenen dağda cinler var

ifsat etmek için ovar elini

 

şeytan salavata dayanmaz imiş

belirsiz iblis var duyar elini

 

ne zaman nerede  seni düşünsem

arıtıp azade kılar elini

 

deli gönül delireli akılda

tırnakları mızrap çalar elini

 

gel gönül seninle sohbet edelim

uzatır kolunu katar elini

 

yürek mi dayanır arifan olsa

dil verir hamuşa dayar elini

 

beni memnun etti  dostluğun tadı

murat olmasaydı burar elini

 

misali serçeyse sohbeti açan

gündemin seyrine uçar elini

 

muhabbet canana canı teslimdir

cömertlik şanında açar elini

 

akla yüklenirse  onun olmayan

sonunda serverir biçer elini

 

dilsiz olsam yine  dilim söylenir

dilim dilim diler  söyler elini

 

bende baktım felek dilek tutmuyor

içimi boşalttım aşar elini

 

aşar da aşınmaz sohbet hasreti

nerde olsa bulur basar elini

 

mevsimler gönenir çocuğum sanki

içim pırıl pırıl parlar elini

 

pırlanta kıymeti oksijen etmez

bir nefes sağlığa sağlar elini

 

necabet icabet insana gerek

nerde hasta gelse sığar elini

 

insandan sıtkını sıyırsa şeytan

mazurdur tutacak zinhar elini

 

doğadan elini gözünü çekme

çekersen müstahsen hasar elini

 

hoşca bak zatına diyor şeyh galib

alemi merkezde tutar elini

 

 

kazadan kaçarak kadere varan

bayıra gelince uzar elini

 

uzasan  çekinik olsan hep aynı

korkuların derin kazar elini

 

yaranın yakının gelir karşına

önce tekbir alır bağlar elini

 

helallik verirse ne mutlu sana

vermeyince dili dağlar elini

geline bak gergin derdine bakma

kızılca kınalar yakar eline

 

damat gelin olmuş dumanlı başı

bu da geçer ya hu yazar eline

 

kaygılar ödemez  oluşan borcu

boz bulanık duygu bozar eline

 

davete herkesi çağırmak olmaz

kimi nara çeker sızar eline

 

kimi küfeliktir kimisi obur

homurdanır durur kızar eline

 

kimi nanemolla  yemek  beğenmez

kimisi sintirdir yazar eline

 

 

aptal olur şapşal olur aç kalır

sunturlu vebali çizer eline

 

davet deyip geçme uygarlık orda

sınıf sınıf kucak açar eline

 

halk içinde bir nesne var itibar

devamı oldukça tekrar eline

 

itibardan yağmur  yağsa istemez

itibardan  yokluk yağar eline

 

gördüğünden geri kalmamak için

gölleri mayalar çalar eline

 

aptal desen yazık olur aptala

müptela olunca nazar eline

 

yazık desen kim kızmaz ki kazığa

götürsen satılmaz pazar eline

 

 

yarısı feodal yarısı yarım

gelecek zamanda yarar eline

 

şimdiki zamanın elit kadrosu

dili radyo gözü radar eline

 

uzayda eylemler teknik sonuçtur

devamında yıldız kayar eline

 

 

yıldız kaymasından dilek tutarsan

yıldız kadar  iblis tutar elinden

çalış kazan gökte yıldıza kadar

ekmek kadar köfte mezar eline

 

sonsuzu kurcala maddeyi anla

mahluku incele tozar eline

 

 

hamdolsun esma-ül hüsna ayırır

kayırır kulunu boyar eline

 

açlık vermiş adem tokluk peşinde

varlığı nedamet yoklar eline

 

yalan dünya gerçek eksen bulmadan

yalandan dönecek çoklar eline

 

ilim malum ise tahsili nice

niye kaslar gergin oklar eline

 

eline beline diline sahip olursan

cumhur başkanısın esrar eline

 

sevgilim şiiri nasihat alma

koyarlar tabuta murdar eline 

 

yaşayan ölüler utanmaz imiş

usanmazlar imiş şaşar eline

 

dahası varlığa acı vererek

tacidar olurmuş korkar eline

 

verdiği acılar varlık nedeni

bütün felsefesi zarar eline

 

felsefe bilgisi benim gözlemim

olmayan kafalar ısrar eline

 

elimiz beynimiz paralel durur

kudursun it kafir ikrar eline

 

devran dev adım  kafilelerle

ekran ekran rengi açar eline

 

ya rab hazan dönsün bahar içinde

avuç avuç hüzün bakar eline

 

alışkanlıklardan mahfuzet ya rabb

biricik ruhumu tekrar eline

 

meğer sürçü lisan isteği halmiş

isteyen utanmaz settar eline

ne istem ne sitem elemsiz değil

emel içre elem tekrarı elin

 

sonsuz fonksiyonlar sonsuz aksiyon

frekansı nasda tekrarı elin

 

elinde üflenen elimdeki ruh

canandan dönen tekrarı elin

 

eşeğin başına güzel göz koyan

engerek gözü tekrarı elin

 

halkalar çizgiler benzer üçgenler

karede köşe tekrarı elin

 

elinden tekrarı bıraksan olmaz

hepsi takdir tekrarı elin

 

 

 

Başkan'ın Mesajı
Aidat Borcu Sorgulama
Köşe Yazıları
Mustafa Kanlıoğlu

Mustafa Kanlıoğlu

Mustafa Özer (özer Koç)

Ahmed ceemal El Hamevi

Prf.Dr.Serdar demirel

N.Mehmet Solmaz

Mustafa Özer (özer Koç)

Mustafa Miyasoğlu

Mustafa Ekinci

Galip Boztoprak

Şeyma Kısakürek Sönmezocak

Mustafa Kanlıoğlu

Mustafa cabat

Ebubekir Sifil

Ali Biraderoğlu

İbrahim Ulueren

Mustafa Özer (özer Koç)

Ali Biraderoğlu

Mustafa cabat

Günlük Gazeteler
Sponsorlarımız

Kayseri Eğitim ve Kültür Vakfı

© Copyright 2020  V4.1 Tüm Hakları Saklıdır. | Vakıf Sitesi


Top